Sürekli işe gidip geliyorsanız veya yoğun bir iş programınız varsa, evden çalışma fırsatı elde etmek en büyük hayalinizin gerçekleşmesi gibi görünebilir. Ulaşım masraflarına ve trafikte saatlerce vakit geçirmenin getirdiği strese veda edebilirsiniz. Ayrıca, işe gitmeniz gerekmediğinde geri kalan fazladan saat veya saatlerinizi, ailenizle zaman geçirmek, özel akşam yemekleri yapmak veya yeni bir hobi başlatmak gibi sevdiğiniz şeyleri yapabileceğiniz anlamına gelir. Evden çalıştığınızda, korona virüs ve hasta meslektaşlarınıza maruz kalma oranınızı da azaltırsınız.
Evden çalışmak birçok insan için ideal olsa da herkes için doğru seçenek değildir. İşvereninizden evden çalışmaya izin vermesini istemeden önce, evden çalışmanın artılarını ve eksilerini değerlendirmek için birkaç dakikanızı ayırın. Evden çalışma yaşam tarzının neye benzediğini anlamak söz konusu olduğunda gerçeği kurgudan ayırmak da iyi bir fikirdir.
Evden çalışmakla ilgili yaygın söylentiler
Dışarıdan bakan insanlar genellikle evden çalışmayı bir tür ütopya olarak görüyorlar, bütün gün evin içinde altınızda eşofmanla oturabildiğiniz, ara sıra bir iş görüşmesi yapmak için kalkıp bir not yazabileceğiniz bir ülke haline getiriyor. Bir ütopya olmasa bile evden çalışmanın getirisinin çok farklı olduğunu söyleyebiliriz. Artılara ve eksilere gelmeden önce, uzaktan çalışma hakkında açıklığa kavuşturulması gereken birçok söylenti ve yanlış kanı var.
Söylenti 1: Evden çalışabilir ve çocuklarınıza bakabilirsiniz
Çocuklarınıza bakmak ve işlerini halletmeye çalışmak zordur. Buna rağmen insanlar, çocukların okuldan sonra yada okula gitmediğinde evde kalmaları gerektiğinde veya evde bebekleriyle birlikte kalmak isteyen yeni anneler için evden çalışmayı uygun bir seçenek olarak tanıtıyorlar. Çocuklar evdeyse, birisinin onlara bakması gerekir ve büyük olasılıkla sekiz saatlik bir iş gününde bunu yapmak pekte kolay olmayabilir.
Peki çocuklarınız varsa evden nasıl çalışabilirsiniz? Normalde, evin dışında çalışırken yaptığınız gibi bir dadı veya bakıcı tutabilirsiniz. Ancak kar fırtınası gibi olağanüstü koşullar altında veya yayılan bir hastalık nedeniyle sosyal açıdan uzaklaştığınızda, yaratıcı olmanız gerekir.
Çocuklarınızın yaşına bağlı olarak, onlardan birini görevlendirebilir ve onları çocuk bakıcısı yapabilirsiniz. Diğer bir seçenek de çalışma programınızı çocuklarınızın programlarına göre ayarlamaktır. Bu, gece yattıktan sonra veya şekerleme yaptıkları sırada çalışmak anlamına gelebilir. Gerçekten alışılmadık bir şey sizi evden çalışmaya zorladığında, bazı işverenler normalden daha esnektir ve çalışma programınızı uyarlamanıza izin verir.
Eşinizle birlikte ebeveynlik yapıyorsanız, ikiniz de çocuklarınız ihtiyaç duydukları gözetimi alırken üretken olmanıza izin veren bir plan yapabilirsiniz. Örneğin, biriniz birkaç saat çalışır, diğer ebeveyn çocuklara bakar, sonra siz geçiş yaparsınız.
Söylenti 2: Aslında evden “çalışmıyorsunuz”
İnsanlar genellikle “evden çalışmanın” ev işlerini yapmak, ayak işlerini yapmak ve aslında işe yaramayan başka şeyler yapmak anlamına geldiği konusunda şaka yaparlar. Evde çalışırken e-postalar arasına çamaşır atabilseniz de, evden çalışıyor olmak, hiçbir şey yapmadan oturduğunuz veya bütün gün kedi videoları izlediğiniz anlamına gelmez.
Aslında, ev eksenli çalışanlar, sahadaki meslektaşlarından daha üretken olma eğilimindedir. Stanford Üniversitesi’nden 2015 yılında yapılan bir araştırma, Çinli bir seyahat acentesi çağrı merkezinin çalışanları evden çalışmaya başladığında üretkenlikte %13’lük bir iyileşme olduğunu keşfetti. Evden çalışanlar, ofiste çalışanlara göre dakika başına daha fazla çağrı aldığı ve saat başına daha fazla dakika çalıştığı gözlemlendi.
Söylenti 3: Kanepede uzanarak veya altınızda pijama ile çalışabilirsiniz
Teknik olarak konuşursak, özellikle görüntülü görüşmeniz veya toplantınız yoksa, evden çalışırken tüm gün pijamalarınızla kalabilirsiniz. Ve kanepenizi ofisiniz haline getirebilirsiniz. 10 yıldan fazla bir süredir evden çalışan birine soracak olursanız: Muhtemelen işlerin böyle yürümediğini söyleyecektir.
Bütün gün pijamalarınızla geçirdiğiniz zamanları düşünün. Genellikle, ya evde hasta olduğunuz için ya da uzun bir günün ardından rahatlamak istediğiniz zamanlardır. Evde soğuk algınlığı veya mide rahatsızlığı ile boğuştuğunuz sırada yapmak isteyeceğin son şey iş hakkında düşünmek olacaktır.
Yani pijamalarınızda kalmak muhtemelen çoğu insanın her gün iş moduna girmesine yardımcı olmayacaktır. Evde çalışırken resmi iş kıyafeti giymek zorunda değilsin, ama en azından ofiste giydiğin kıyafetleri giymek akıllıca bir fikir.
Evinizin neresinde çalışacağınıza karar verirken, kendinizi işteymiş gibi hissettirecek bir yer seçin. Genellikle rahatlar ve koltuğunuzdan TV izlerseniz, orada otururken çalışmak zor olabilir. Aynı şey yatakta çalışmak için de geçerlidir (ayrıca dizüstü bilgisayarınızı yatağınızda kullanmak uyku hijyeniniz için hiç sağlıklı olmayacaktır).
İhtiyaç duyduğunuz kurulum türü, nerede çalışabileceğinizi de belirler. Büyük bir monitör veya başka karmaşık bir ekipman kullanmanız gerekiyorsa, kendinize, tercihen kilitli kapısı olan bir odada özel bir masa hazırlayın, böylece siz bir konferans görüşmesi sırasında veya iş toplantısı yapılırken çocuklarınız içeri girmesin.
Söylenti 4: Evden çalıştığınızda daha esneksiniz
Evden çalışmanın sınırsız esneklik anlamına geldiği yaygın bir yanılgıdır. Evde olduğunuzda kendi programınızı belirleme özgürlüğünüz var. Ancak çoğu işletme, geleneksel çalışma saatlerinde çalışmanızı bekler. İş arkadaşlarınızla aynı saatlerde çalışmak, gün içinde herhangi bir şey olursa kolayca ulaşabileceğiniz ve bağlanabileceğiniz anlamına gelir.
Söylenti 5: İşverenim evden çalışmama asla izin vermez
Pek çok insan, işlerinin yerinde veya ofiste olmalarını gerektirdiğini ve işverenlerinin uzaktan çalışmayı asla onaylamayacağını varsayar. Aslında bu tam tersidir. Avrupa’da 2020 yılında yapılan uzaktan çalışma durumu anketine yanıt veren işletme sahiplerinin %80’inden fazlası, her zaman uzaktan çalışmayı desteklemeyi amaçladıklarını söyledi. Bu nedenle, patronunuzla uzaktan çalışma seçeneklerini müzakere etmek size fayda sağlar.
Birçok işveren, bir kriz sırasında insanların uzaktan çalışmasına izin vermeye çok daha açıktır. Ekiplerinin güvenliği ve sağlığı söz konusuysa, birçok şirket mutlu bir şekilde insanların evde kalmasına izin verir.
Evden çalışmanın avantajları
Şirketiniz, kalıcı olarak veya özel bir durumda evden çalışmanıza izin vermeyi kabul ederse, birkaç fark edilebilir fayda bekleyebilirsiniz.
1. Hasta kişilere sınırlı maruz kalma
Hepimiz, o gün gerçekten evde kalması gereken bir iş arkadaşımızla aynı odayı veya toplantı odasını paylaşmak zorunda kaldık. Belki bir noktada o iş arkadaşı siz oldunuz. Ellerinizi düzenli olarak dezenfekte edebilir veya yıkayabilir ve hasta meslektaşınızın dokunabileceği yüzeyleri dezenfekte etme yolundan çekilebilirken, en güvenli hareket insanların evden çalışmasını sağlamaktır.
Evden çalışmak sadece soğuk algınlığı, grip ve hatta pandemiyle ilgili bir hastalığı olabilecek iş arkadaşlarınızla karşılaşmanızı sınırlamaz. Ayrıca, toplu taşıma araçlarındaki insanlar veya yemekhanenizde ki aşçı gibi potansiyel olarak hasta olan diğer insanlara maruz kalmanızı da sınırlar. Hastaysanız veya olma ihtimaliniz varsa, evde kalmak, hastalığınızı başkalarına yayma olasılığınızı azaltır.
2. İşe gidip gelme yok
2012’den 2019 yılına kadar olan Türkiye nüfus sayımı verilerinin 2020 analizine göre, işe gidip gelen ortalama bir kişi her gün arabasında 52 dakikasını işe gidip gelmek için harcıyor. İşe gidip eve dönerken arabanızda geçirdiğiniz tüm zaman toplanır. Beş günlük bir çalışma haftasının sonunda, ortalama bir çalışan yarım iş gününden fazlasını işe gidip gelirken arabada geçirmiştir.
Evden çalışmaya başladığınızda, bu işe gidip gelme sona erer. Zaman açısından sadece bir iş gününün büyük bölümünü geri almakla kalmaz, aynı zamanda benzinden, geçiş ücretlerinden ve arabanızın yıpranmasından ve bakımından da tasarruf edersiniz.
3. Artan üretkenlik
Evde çalışırken, muhasebeden Ahmet, kayınvalidesi hakkında size şikayet etmek için orada değildir ve pazarlamadan Ezgi, çocuğunun okulda ki oyunuyla ilgili her şeyi size anlatmak için orada değildir. Sonuç olarak, birçok kişi ofise gittikleri zamana kıyasla evde kaldıklarında daha fazla iş yapabileceklerini fark eder.
Evde çalışanlar aynı zamanda daha üretken olma eğilimindedir çünkü gün boyunca toplantılara gitmek için üzerinde çalıştıkları şeyi bırakmaları daha az olasıdır. Yapılan bir çalışmada, insanların evde çalışırken daha az mola verdiğini ve bu da üretkenliklerini artırmaya yardımcı olduğunu buldu.
Evden çalışmanın dezavantajları
Evden çalışmak güllük gülistanlık değildir. İşinizi yapmak için evde kalmanın bazı önemli dezavantajları vardır. Tabi ki hiçbiri aşılmaz değil. Evde kalmaya karar vermeden önce onlarla başa çıkmak için bir plan hazırlayarak evden çalışmaya hazırlanın. Ve uzaktan çalışmanın öngörülemeyen zorlukları ortaya çıkarsa, pes etmeyin. Bunların etrafında da yollar olduğunu unutmayın.
1. Güvenilir yüksek hızlı internet bağlantısına ihtiyacınız olabilir
Evde çalışma rollerinin çoğu, güvenilir bir yüksek hızlı İnternet bağlantısına sahip olmanızı gerektirir. Video konferansa erişmek, e-posta göndermek ve gün boyunca ekibinizle iletişim halinde kalmak için çevrimiçi olmanız gerekir.
Ancak internet beklenmedik bir şekilde kapanabilir ve birçok internet servis sağlayıcısı daha yüksek maliyetli iş planına sahip internet erişimine öncelik verir. Özellikle bakım ve onarım işlemi sırasında.
İşlerinizi yetiştirmek ve son teslim tarihine geldiğinizde, internetinizin yavaş olması veya kesik olması sinir bozucu olabilir. Mümkünse, birincil ev internet bağlantınızın kesilmesi ihtimaline karşı yedek bir bağlantı bulundurun. Örneğin, sınırsız yada yüksek kotalı bir telefon tarifeniz varsa, evinizin internet bağlantısının kesilmesi durumunda telefonunuzu mobil erişim noktası olarak kullanıp kullanamayacağınızı kontrol edin. Telefonunuzu prize takmayı unutmayın. Telefonunuzun mobil erişimini açarak kullanmak pilinizi çabucak bitirebilir.
2. Meslektaşlarınızdan uzak hissedebilirsiniz
Muhasebeden Ahmet, hikayelerinden zaman zaman dikkatinizi dağıtabilir veya sizi rahatsız edebilirken, birlikte çalıştığınız insanlarla bağlantı kurmak yine de güzel. Gününüze devam ederken konuşacak insanların olması da güzel. Evde çalışırken, evcil hayvanlarınızla konuşmaya başlamadığınız sürece buzdolabı ile konuşmak gerçekten hiç önemli değildir. İlk birkaç gün veya hafta yalnızlık hissedebilirsiniz.
Bağlantının kesilmesini önlemenin bir yolu, zaman zaman ekibinizle görüşmeler planlamaktır. Meslektaşlarınızla haftada en az bir kez 15 dakikalık bir telefon veya video görüşmesi yapmak moralinizi artırabilir. Ayrıca, check-in işleminin düzenli olarak planlanan bir video konferans veya toplantının parçası olmasını da sağlayabilirsiniz.
3. Uzun saatler çalışabilirsiniz
Belki de evden çalışmanın en büyük dezavantajı, bazen kendinizi çok çalışırken bulmanızdır. Ofisinizin eviniz olduğu günün sonunda işten kopmak zor olabilir. Ailenizle rahatlamak istediğinizde veya gece yarısı işle ilgili bir görevi tamamlamaya kendinizi kaptırdığınızda kendinizi e-postaları kontrol ederken ve yanıtlarken bulabilirsiniz.
Bu tuzaktan kaçınmak için, hem kendiniz hem de meslektaşlarınız için başlangıçtan itibaren sınırlar belirlemeniz çok önemlidir. İnsanlara sabah 9’dan akşam 5’e kadar müsait olup olmadığınızı bildirin. Günün sonunda fişten çekmenin zor olduğunu düşünüyorsanız, tüm iş eşyalarınızı (iş telefonunuz veya tabletiniz dahil) home ofisinizde veya bir dolaba bırakın.
Evden çalışmadan önce kendinize sormanız gereken sorular
Evden çalışmaya başlamadan önce, evden çalışmanın nasıl görünmesini istediğinizi dikkatlice düşünmeniz çok önemlidir. Bir oyun planı yapmak, başarılı olmanıza ve iş arkadaşlarınızla bağlantınızı sürdürmenize yardımcı olabilir.
Ofisinizi nasıl kuracaksınız?
Evinizde, ideal olarak kapanan bir odada çalışmak için özel bir alan yaratın. Evde boş bir odanız yoksa oturma odası veya aile odası gibi insanların gün içinde nadiren kullandığı bir yerde çalışma masası için sessiz bir köşe bulun. Sadece aile üyelerinizin orada çalışacağınızı ve çalışma saatleriniz boyunca sessizliğe ihtiyaç duyacağınızı bildiğinden emin olun.
İşinizi yapmanız için neye ihtiyacınız olduğunu dikkatlice düşünün. Bazı çalışanlar sadece bir dizüstü bilgisayar ve iyi bir internet bağlantısıyla geçinebilir. Bazıları, birden çok monitöre ve uzak masaüstü yazılımını içeren daha karmaşık bir kuruluma ihtiyaç duyar. Kalıcı olarak geçiş yapıyorsanız veya en azından evden daha sık çalışıyorsanız, ihtiyaçlarınıza yıllarca hizmet edebilecek verimli bir home ofisi kurmak için biraz daha çaba gösterin.
Dikkat dağıtıcı şeyleri nasıl yöneteceksiniz?
Ofiste olmadığınız zamanlarda iş arkadaşlarınızdan daha az dikkatiniz dağılsa da, evden çalışırken dikkatinizin dağılmasını önlemek için de bir yola ihtiyacınız var. Sosyal medya, konuşkan aile üyeleri ve ev işleri gibi şeyler üretkenliğinizi azaltabilir. Bunları sınırlamak için bir planınız olsun, örneğin her saatte bir kısa molalar vermek veya sosyal medya ve çevrimiçi mağazalar gibi belirli web sitelerini bilgisayarınızdan geçici olarak engellemek gibi. İş için kullanacağınız farklı bir tarayıcı bulabilirseniz, daha sonra engelini kaldırmanız bile gerekmez.
Çocuklara veya evcil hayvanlara kim bakacak?
Çocuklarınız varsa, siz çalışırken evde olurlarsa onlara kimin bakacağını belirleyin. Aynı şey, daha az ölçüde de olsa evcil hayvanlar için de geçerlidir. Gün boyunca köpeğinizi gezdirecek birini işe almak evde çalışmanız gerektiği süre boyunca işinize yarayacaktır.
Nasıl sosyal kalacaksınız?
Home ofisiniz olduğunda işyerinde mutlu saatler, öğle yemeği molaları ve mola odası sohbetleri bir şey değildir. Meslektaşlarınızla veya diğer arkadaşlarınızla sosyalleşmek için zaman bulmak önemlidir. Sosyal kalmak, insanların güvenlik nedenleriyle sosyal mesafeleri korumaya teşvik edildiği zamanlarda özellikle zor olabilir. Evden çalışırken sosyal kalmanın birkaç yolu arasında sanal bir kitap veya film kulübü oluşturmak veya arkadaşlarınız ve ailenizle düzenli görüntülü sohbetler planlamak yer alır.
Son söz
Her gün bir ofiste çalışmaya alışkınsanız, uzaktan veya ev tabanlı işe geçiş yapmak biraz zor olabilir. Belirsizlik dönemlerinde veya evden çalışmanın kalıcı bir değişiklik mi yoksa geçici bir önlem mi olacağından emin olmadığınız zamanlarda işler özellikle daha da zor olabilir.
Evdeki işiniz için bir plan yapmak ve yer açmak, geçiş yaparken size yardımcı olabilir. Kendinizle, ailenizle ve işvereninizle sınırlar belirlemeniz de çok önemlidir, böylece herkes aynı sayfada olur ve ne zaman çalışma modunda olduğunuzu ve ne zaman çalışmadığınızı bilir.
